Mersin'de Gezilecek Yerler

Mersin, Türkiye’nin Akdeniz ilçesinde bulunan bir ildir. Kışları ılıman, yazları sıcak olan Mersin, yerli ve yabancı turistlerin gözdesi olmaya devam ediyor. Turizm cenneti Antalya’ya yakınlığından ve doğu bölgesine en yakın denizli il olmasından ka

Mersin, Türkiye’nin Akdeniz ilçesinde bulunan bir ildir. Kışları ılıman, yazları sıcak olan Mersin, yerli ve yabancı turistlerin gözdesi olmaya devam ediyor.  Turizm cenneti Antalya’ya yakınlığından ve doğu bölgesine en yakın denizli il olmasından kaynaklı sahil kesimleri önem arz etmektedir. Sahil ve plaj bolluğuyla ünlü Mersin’de yöresel yemek çeşitleri de oldukça fazladır. Birbirinden güzel plajlarıyla deniz tatili yapmak isteyenler için vazgeçilmez rotalardan biri olan Mersin'de bol bol oksijen alıp, doğaya ve Akdeniz'in berrak sularına kendinizi bırakacaksınız. Tatil yapmak için gelenlerin zor ayrıldığı, Üniversite öğrencilerinin gelince memleketlerine geri dönemediği Mersin’de gezilecek yerleri gelin yakından inceleyelim.

Kız Kalesi

Kız Kalesi, küçük bir adacığın üzerinde kurulmuştur. Kule’nin kıyıya uzaklığı yaklaşık 600 metredir. İçerisinde bulunan bir yazıttan 1199 yılında I. Leon tarafından yaptırılmış olduğu öğrenilmiştir. Roma Dönemi’nde korsanların kaleyi barınak olarak kullandıklarından bahsetmektedir. Kale Bizans ve Ermeniler tarafından karadaki kale kadar önemsenmiştir. Kızkalesi’nin farklı yerler için de anlatılan bir de efsanesi bulunmaktadır. “Vaktiyle bir kral varmış. Çok sevdiği tek kızının geleceğini öğrenmek için bir falcıya danışmış. Kızının yılan tarafından sokularak öleceğini öğrenince, prenses için bu kaleyi yaptırmış. Böylece onun can güvencesini sağladığını zanneden kral, bir gün kızına bir sepet üzüm göndermiş. Ne var ki sepette gizlenen yılan kızı sokarak öldürmüş.”. Mersin'in 60 kilometre güneybatısında Kızkalesi Beldesi'nde yeralan Kızkalesi'ne şehir içi ulaşım araçları ile gidilebilir.

Aynalıgöl (Gilindere) Mağarası

Gilindire yani Aynalıgöl Mağarası, Mersin’e bağlı Aydıncık ilçesinde yer alıyor. Su altında kalan oluşumların, küresel iklim değişikliği öncesinde oluştuğu ve Buzul Çağı’na ilişkin bütün hidrolojik-atmosferik verileri saklı tuttuğu anlaşıldı. Gilindire Mağarası, bu özellikleriyle Doğu Akdeniz’de bulunan tek kayıt noktasıdır. Aynalıgöl Mağarası’nda hala Fenikeliler döneminin izlerine rastlanıyor. Aynalıgöl'ün gün yüzüne çıkması, bir çobanın çaresizlik sonucu kirpi arayışına çıkması ile başlıyor. 1999 yılında hasta olan çocuğunun tedavisinde kullanmak üzere kirpi kanı bulmak için kirpilerin ayak izlerini takip eden çobanın keşfettiği mağara, tabiat anıtı olarak da ilan edildi.

Tarsus Şelalesi

Bizans imparatoru Justinyen tarafından, Roma Dönemi sonlarına dek kullanılmış nekropol alanında geniş ve yüksek bir çağlayana dönüştürülmüştür. Kenti su taşkınlarından korumak için yapılan bu çalışma sonunda bugün yaklaşık 15 metre yükseklikteki konglomera kayalıklardan dökülen su, özellikle kış ve bahar aylarında karların erimesiyle en yoğun debisine ulaşmaktadır. Şelale ve çevresi, Tarsuslular’ın özellikle sıcak yaz günlerinde ilgi gösterdikleri yerlerin başındadır. Yükselen debisiyle, genişleyen göleti ve çağlayanı, güneşin batışıyla birlikte muhteşem bir görüntü oluşturur. Araplar Kydnos'a soğuk su anlamına gelen, "El-Baradan" ismini vermiştir. Bu isim günümüze Berdan olarak gelmiştir. Aynı zamanda şifa olarak da bilinen suyun bazılarının başına istenmeyen işler açtığı bir gerçektir. Bir ihtimali aktararak tarihi kaynaklar, Büyük İskender'in Kydnos'da yıkandıktan sonra zatürree olduğunu ve bir daha da iyileşemeyerek kısa bir süre sonra Suriye'de öldüğüne değinir. Halife Memun'da yine aynı akıbet sonucu Tarsus'ta ölmüş ve Tarsus'a gömülmüştür.

Cennet Cehennem Mağaraları

İlkbahar aylarında güzel bir seyahat rotası olacak olan Mersin'de, her göreni hayrete düşüren ve yıllara meydan okuyarak varlığını sürdüren Mersin Cennet ve Cehenem Mağaraları şaşırtıcı bir macera sunuyor. Cennet Obruğu yaklaşık 70 metre derinliğe sahip, asıl ilginç olan ise taban kısmının güneyinde yer alan mağara olması. 200 metre uzunluğunda ve en derin noktası 135 metre olan bu mağaranın giriş kısmında Meryem Ana Kilisesi yer alıyor. Cennet Obruğu'na 452 basamak inerek ulaşılıyor. Meryem Ana Kilisesi'ne ulaşmak için ise 300 basamak inmek gerekiyor. Cennet Obruğu'nun yaklaşık 50 metre kuzeyinden bulunan Cehennem Obruğu'na inilmiyor. 128 metre derinliğe sahip olan obruk, mitolojilere de konu olmuş. Yunan Mitolojisi'ne göre Zeus, yüz başlı ejderha Typhon'u burada meydana gelen bir kavgada yendikten sonra, onu bir süre Cehennem Obruğu'nda hapsetmiş. Sonra da Etna Yanardağı'nın altına sonsuza dek kapatmış. Cennet ve Cehennem Obrukları'nın, yer altı sularının kireç tabakasını eriterek, içinde barındırdığı suyun boşalması ile altı oyulan tavan yapısının çökmesiyle meydana geldiği biliniyor. Doğal bir oluşum olan bu obruklar, kimyasal erozyon sonucu meydana gelen elips şeklindeki çukurlardan oluşuyor.  Cennet ve Cehennem Örenyeri, Mersin'in Silifke ilçesinin Narlıkuyu beldesinde yer alıyor. Mersin'in en ünlü yapılarından olan Kızkalesi'nin yaklaşık 5 kilometre batısında, Silifke ilçe merkezine ise yaklaşık 25 kilometre uzaklıkta bulunan bu obruklara Cennet ve Cehennem Mağaraları ya da Cennet ve Cehennem Çökükleri de deniliyor. Silifke-Mersin karayolunu takip ederek bu obruklara ulaşabilirsiniz.

Yerköprü Şelalesi

Yerköprü Şelalesi, Mut ilçe merkezine 35 kilometre uzaklıktadır. Şelaleyle ilgili uzmanların yaptığı araştırmada, 110 milyon yıl önce Kretase yaşlı kireçtaşlarının faydalanması sonucunda çok dar bir kaynak suyun varlığıyla ortaya çıktığı belirtilmektedir. Yaklaşık 30 metre yükseklikten akan şelalenin, kendisini oluşturan 200 metre uzunluğunda, 10 metre genişliğinde ve tabanı 10-15 metre derinliğinde göl olan su tünelinin içerisindeyse doğallığı bozulmamış sarkıt ve zengin bitki örtüsü yer almaktadır. Gezende Barajı’ndan gelen suyla beslenmesi ve kayanın dibindeki gözden çıkan suyun birleşme yerindeki hareketlilik beraberinde serinliği getirmektedir.